İçi tenha bir kalabalıkla
Yalnız bulutların yoldaşıyım
Kurak çölde
Hırsıza işmar eden sokak lambası kadar
Suçluyum elbet bende şiraze
Saçlarınla örmek kaderimin bağını
Düşmese de nasibe
Bir yetim edâsıyla el açsam
Râbbi Râhime
Bir damla düşermi nehrinden şiraze
Bahçendeki gülün dikenine
Dünya dönerken fâni heveslerle
Ağaçlara tutunuyorum
Göğe ipsiz uçurtmalar salıyorum
Peltek kelimelerimle
Acemi bir müezzinim ben şiraze
Makam bekleme nefesimden
Bir gencim işte vehmi öleyazmış
Efkârı ıslak tütünden
Çıkını kuş kefesinden
Yitirilmiş bir mevziden
Sesleniyorum sana şiraze
Vietnam kadar ıssız
Gazze kadar yalnızım
Emperyalist hisler karşısında
Talan edilmiş tüm sığınaklarım
Ve rüzgar
Eserken efil efil
Zalimin ensesine
Yığılıyorum bir yamaç gövdesine
Dilim damakta
Duam kursakta
Uçuşuyor bir nara gönül kafesinden
Acın hala sıcak şiraze
Uzaklaşmış olamazsın benden.