Kaç ilaç içtim hatırlamıyorum. Kontrolün kime ait olduğu belli olmayan boş bedeni bir oraya bir buraya taşıyorum. Bana ait olmayan, başkalarından ödünç alınmış kahkahalar atıyor, insan gibi olmak adına insanları taklid ederek yaşamını süren bir gölgeye dönüşüyorum.Ve değer verdiğim her insandan yediğim tekmenin acısını hissetmiyorum artık.
Gözlerin kapalı renklere, zifiri karanlıkta yaşıyorum. Acı çekmeyi alışkanlık haline getiren yıpranmış bu bünye artık başka bir duyguyu algılamakta zorluk çekiyor. Kimse bilmesin beni, keşfetmesin karanlığımı, boğulmasın acımda istiyorum.Binlerce mutlu İNSAN arasında öylece süzülüyor, parmaklıklarımın ardından izlemeye çalışıyorum.
Bu kadar zor olmamalı. Normal olmak için bu kadar uğraşmamalı insan.Üşüyorum.Bu kez bir ceketten fazlası lazım bana.
Ancak kimse kalmadı yanımda. Insanlar kendi günlük koşuşturmalarına bırakmışken kendini yokoldum ben, kayboldum.Sorsalar farkeden var mı yokluğumu? Yoksa varlık sadece bedenle mi sınırlı?
Öyle inandırıcı olmalı ki taklitlerim ya da öyle umursanmayacak bir bireyim ki anlaşılmıyor bakışlarımdaki hüzün.
Ancak saklamak benim tercihimdi ve bedelini ödeyecek tek kişi yine bendim.