Tren rayları kadar keskin kokuyorum
Kaç tren geçti üzerimden artık hatırlamıyorum
Çelik tekerlekleri hissetmiyorum bile
Sertleştim gün geçtikçe
Aşk kaybetti beni
Çakıl taşından farkım yok
Ayakkabıların altında ezildikçe eziliyorum
Ezildikçe eziliyorum
Dertlerle sıkıntılarla yoğruluyorum
Bütün mutsuzluklar bana akıyor
Çakıl taşı kadar sertim görünüşte
Ama içerde viraneyim
Anlamsız bir dizeyim
Anlık bir tutkuda
Eskiyecek bir fotoğrafım
Eski sevgililerin arasında.