Pencere pervazında bir kadın.
Gökyüzünde asılı hayaller.
Hayalleri hep askıdadır kadının.
Gece kadar beyaz,
Pamuk kadar siyahtır renkleri.
Hiç yoktan bir avuç da mavi -belki-
Solmuş, umarsız biraz da kırılgandır hevesleri.
Görmüştür küçükken,
Bir japon yapıştırıcısının beceriksizliğini.
Yine de karanfil kokar baharları, kadının.
<Yalnızca bu değişmemiştir.>
Sevmek hayatından basit gitmiştir.
Sevmek hayatından basıp gitmiştir.
Biraz nisandır gidişler.
Bir insandandır, ah bu gidişler!
Bahar geldi mi hüzünlenir kadın.
Parmakları hiç yakmadığı sigarasına gider.
Ateşler ve kül oluşunu izler.
İzler elbet.
Bir kadın kül oluşları iyi izler…