İnsanı diğer varlıklardan ayıran en önemli nokta, düşünmektir. Diğer varlıklar örneğin hayvanlar, dış dünyayı algıladıklarında, davranışlarını içgüdüsel hareketlerle şekillendirirler.Dış dünyaya verdikleri tepkiler alışkanlıklarının ötesine geçemez. İçgüdüsel olarak yer, içer ve uyurlar ve bütün bunları hayatta kalmak adına yaparlar.Evet hayvanlar için önemli olan hayatta kalabilmektir. Ne için yaşadıklarını bilmeselerde, tek amaçları hayatta kalmaktır. Çünkü Yüce Yaratıcı onları hayatta kalmaya ve üremeye programlamıştır.
İnsanlar için “hayatta kalmak” mutlak bir amacı ifade etmez.Yaşamak tabi ki insan için de önemlidir.Ancak “düşünme” aktivitesinin bir sonucu olarak “güzel bir hayat yaşamak” insanların önceliği olmuştur.Uçlarda yaşayan, hayattan istediğini alamayan, manevi anlamda tükenmişliklerle boğuşan,ruhen çöküntü yaşayan insanlar, yeri geldiğindeintiharı bile bir seçenek olarak düşünebilmektedir.
İşte amacı “güzel yaşamak” olan insan ile amacı sadece “yaşamak” olan hayvanlar arasındaki en büyük farklardan biride budur. Bu doğal gerçeğin bir sonucu olarak yaşamak isteyen bir hayvan intihar edemez. “Bir köpek bugün 7 katlı binadan kendini atarak intihar etti” diye bir haber duyma olasılığınız yoktur.Bununla beraber aynı haberi bir insan için televizyonda görmek artık ilgi bile çekmez olmuştur.Bu düşünme aktivitesinin ortaya çıkardığı “iradi” bir harekettir.İnsanlar bu bakımdan diğer canlılardan ayrılır; “düşünmek” ve “iradi hareketler”.
Evet, güzel yaşama tutkusunun ortaya çıkardığı buluşlardan bir tanesi de paradır. Alışverişte takastan sıkılan Lidyalılar bu işi daha kolay hale getirebilmek için olacakki parayı icat etmişlerdir. Önceleri demir,bakır,gümüş, altın gibi madenlerden meydana getirilen paralar, teknoloji ve zamanın ihtiyaçları ile beraber kağıttan üretilmeye başlamışlardır.
Para dediğimiz “alışveriş aracı”, insanların güzel yaşama isteğinin bir sonucudur.Yani amacı önce “yaşamak” sonra da “güzel yaşamak” olan insan için para sadece bir araçtır. En azından Lidyalılar parayı hayatın anlamı ve amacı olması için değil, hayattaki amaçları gerçekleştirme noktasında bir araç olması için icat etmişlerdir.
“Para” insanların itibar kazandırdığı bir icat,güzel yaşama amacına hizmet eden bir araçtır. Yani değeri itibaridir. Yani değeri her zamanki gibi insan düşünüşünden ileri gelmektedir.İnsan beyninden paranın itibari değerini çıkaracak olursak, para, tek başına bir kağıt parçası olmaktan öteye geçemez.Para dediğimiz icat tam olarak budur; kağıt parçası.
Malesef geldiğimiz nokta da şunu anlayabiliyoruz; amacı önce yaşamak sonra da güzel yaşamak olan insanlar güzel yaşama aracı olan bir kağıt parçası için temel amaç “yaşama” hakkına son verebiliyorlar.Tam anlamı ile ifade edecek olursak amacı araca feda edebiliyorlar. Bu uğurda katledilen canların en büyük sebebinin bencillik olduğunu söyleyebiliriz.
Bencillik yani ego tatmini , tapacak bir İlah varken, kağıt parçasına tapan insanların en büyük sorunudur. Bu tip insanlar parayla beraber değerlendiklerini, toplumda bu şekilde itibar elde ettiklerini düşünürler, ancak paranın mevcut değerinin insan ürünü olduğunu ve bu değerin mutlak olmayıp zamanla değişebileceğini ise bilmezler.
Paraya tapan insanların da en büyük çıkmazı puta tapan insanın çıkmazı gibidir. İnsanoğlunun meydana getirdiği bir putun yine insana hükmetmesi nasıl mümkün değilse, yine insanoğluınun icat edip değer değer kazandırdığı para, insanlara değer kazandırmaz. Aksini iddia eden de puta tapan gibidir, kördür, akılsızdır.
Anlayacağınız, Modern zamanın putları, adı para olan kağıt parçalarıdır..
O YÜZDEN AMAÇLARI ARAÇLARA FEDA ETMEDEN, GERÇEĞİ FARKEDİP YOLUMUZA DEVAM EDELİM, VAHŞİ KAPİTALİZMİN EGEMEN OLDUĞU ŞU DÜNYADA PARA DEĞİL İNSAN KAZANMAYA ÖZEN GÖSTERELİM..