İstikameti bilinmeyen tek yönlü bir gidişim var kendimden. Yolun sonunda bütün çıplaklığıyla bir bilinmezlik. Bu aralar fazlasıyla uzağım kendime. Kendimi; kendi içimden terk ediyorum.
Fukara bir aşkı heybeme yolluk edip, usulca geçiyorum yanıbaşımdan. Saçık sakalım birbirine aşıkçasına sarmaş dolaş. Biraz yabancıyım kendime; biraz da aşina. Yolum uzun sensizlikte. Anladım ki, vakit de paha biçilmez bir servet ömrümde. Yanıma alamadıklarımla kaçıyorum kendimden. Bütün yoksulluğum ve yoksunluğunla.
Bir bir geçiyorum vedaları. İçine kapanık hıçkırıklar el ediyor arkamdan. Kimse yok çevre3de kendimi uğurlayan. Kimse olmadığından tutacak da yok kendimde beni.
Harf harf tırmanıyorum satır aralarımdan. Uzunca bir yol görünüyor şakaklarımın çizgisinde. Karma karışık yollar var alın izlerimde. Bir yerlerde bir yolcu arıyorum; adına sen deyip konaklayacak. Bulamıyorum… Bütün yolculuklarımın hancısı oluyorsun; sensizlikte yer edinemiyorum.
Fukara bir aşkın kendinden geçeni oluyorum; sana verebileceğim en zengin kafiyeyken yüreğimin sen şiiri. Senden geçemediğimden;
Terk ediyorum kendimi…