İnsanoğlu ve gezegeni… Hem birbirinin ilacı hem de zehri.İhtiyacımız olan da burada, sakınmamız gereken de. Yapmamız gereken tek şey ise dengeyi bozmamak.Alırken vermek…İnsanoğlu her ne kadar doğası gereği verilenle yetinmeyip onu kendi istediği forma sokmaya çalışsa da aslında sahip olduğumuz bu gezegen ne eksik ne de fazla.Sanki bu gezegenin hakkını vermiş,düzenini korumuş ve gelecek kuşaklara yaşamaya değer bir yer bırakabilmişizcesine yeni ufuklara yelken açıyoruz çünkü bizim olan hiçbir zaman sahip olmadıklarımız kadar dikkatimizi çekmedi.
‘Empati’.Benim hayattaki birçok soruna karşı tek önerim.Denklemlerdeki x’im. Oyuncağını paylaşamayan iki küçük kardeşten tutun dünyayı paylaşamayan ülkelere kadar geçerliliğine inandığım… Bu gezegen bize hazır verildi ve sadece tek bir insana değil, ‘bize’. Yaşamak için, devam etmek için birbirimize ihtiyacımız olduğu gibi gezegenimize de ihtiyacımız var. Birbirimizi düşünmeye, dünyamızı düşünmeye…Onu tüketiyor muyum? Ona zarar veriyor muyum? Ben bunları yaptıktan sonra ona ne olacak? O? O? Kendimizden başka şeyleri de görmeye,onlara değer vermeye başladığımızda herhangi bir şeyin sürdürülebilirliği, bunu sağlamak için acil değişiklikler tarzında sorunlarımız olmayacak.
Yani kısacası acilen empati kurmaya başlamalıyız.Balkondaki kilerin üstüne yuva yapmış bir kuşa, adımımızı tam üzerine atacağımız bir karıncaya, sevgiliye vermek için muhteşem güzellikte olduğunu düşündüğümüz ve tek bir hamleyle yaşamdan koparacağımız bir çiçeğe, hatta sadece taşlardan oluşmuş ama bir insanın emeğini barındıran bir binaya karşı..Tüm dünyaya karşı… Var mısın?