Dese ki; merhem, rafların tozlu bandı değil!
Dese ki; reçete, 3-5 günlük dik duruş bastonu değil!
Dese ki; peçete, bütün bunların çöpe gidişi değil!
Dese ki; kaldırımlar, alt yapı yoksunluğu değil!
Dese ki; ağlayışlar, timsah belgeselinden ibaret değil!
Dese ki; bakışlar, hücreye çeken mıknatıs değil!
Dese ki; gülmek, sevilmekten doğar!
Dese ki; sevmek, yürekten pompalanır!
Dese ki; yürek, olunan değil var olunan bir kavramdır!
Dese ki; özgürlük, aşk varsa türeyendir!
Dese ki; türemek, teninin başkentidir!
Dese ki; sen varsan, toza da maskem var, hayata da!
Dese ki; neden yazdın tüm bunları?
Desem ki; hasretim derin!..
Deseler ki; siz ne yaptınız?
Desek ki; biz olduk!..
ÜMİT ANAÇ