Umudu yarınlar olan insanlar için en acımasız şey sabırdır.Isyan etmek istesen yarınların daha iyi olacağı aklına gelir ve etmek istemezsin. Bir kere artık inanmışsın yarınların daha iyi olacağına ve susarsın belli bir zaman sonra artık bir alışkanlık olur da konuşmayı unutursun hatta umut etmeyi dahi bir kenara bırakırsın lakin susmaya,isyan etmemeye o kadar alışmıştır ki, insanoğlu hiç tepki vermez hayata stabildir artık,standarttır ve umut dediğimiz şeyi kana enjekte etmesek bile plasebo vakası daha yaşanır.
Yazının amacına gelirsek aslında net bir yere vurgu yapan bir yazı olmayacak zaten yazarı olarak bende bu hayatta net bir yere hiçbir zaman vurgu yapmış değilim en fazla bu hayatta kesme işareti olmuşuzdur.Bu hayatta umut etmekten sonra en kötü şey galiba kesme işareti olmak,evet bu duyguyu anlatamam size ancak bu hayatın bir çok yerinde kesme işareti olarak geçirenler anlayacaktır beni… Umut etmenin en iyi yolu “iyiyim demekten geçer” (Buradaki kesme işareti olanlara bir selam) nasılsın müjgan? Iyiyim tayfun sen? Ben de iyiyim! Halbuki en büyük yalandır müjgan daha okula veya iş yerine gelmeden (Yeri siz karar verin) sevgilisiyle tartışmız telefonda “b*k herif beni bir paçavra gibi kullandın hiç değerim yokmuş bir daha görüşmeyeceğim” demiş metrobüse binerken sevgilisinin tüm sülalesine sövmüş okula arkadaşıyla denk gelene kadar en berbat dõnemini geçirmiş ve arkadaşının sorusuna “iyiyim” demiş! Yalan hem de yalanın âlası. (a’daki şapka hangi a’ya geleceğini bilmiyorum ilkine koydum umarım doğrudur değilse bile kafaya takmayın) Aslında buradaki sorun müjgan’ın bir toplum olduğunu varsaydığımız zaman çıkıyor.Yalan mı hangimiz en berbat döneminde “iyiyim ya sen” demedik! Iyiyiz dedik çünkü öyle yeğledik iyi olmayı umut ettik veya öyle umduk yalan söyledik! Yalanı karşımızdakine değil en yakınımıza kendimize söyledik,en kötüsü ise kendi yalanımıza inandık.Yalanı umut dedik. O yüzden bazen bana da nasılsın diye sorunca normal derim durup bana bakarlar manyak mısın diyen bile olur (sanki kendileri çok normalmiş gibi)… Hayatı kesme işareti olarak geçiren bir yazarın yapmayacağı şey yazısını uzatmaktır Nedeni ise bu işaret cümle içinde çok kullanılmaz,konuşma dili içinde de yeri yoktur.Bu yüzden yazıyı şuraya bağlayacağım: Sadece umut etmek başlı başına bir kaybediştir, nasılsın sorusuna verilen iyiyim cevabının yalanı gibidir. Yalancı,içi boş bir umudu,gerçekçi bir karamsarlığa tercih edin hem nerede olduğunuzu bilirsiniz,bir an gelip ışığı görünce o karanlık dehlizden çıkmak için umut etmez adeta savaşırsınız ve savaşırken karşınızdakinin gücüne bakmazsınız çünkü ‘iyi’ olmadığınızı biliyorsunuzdur ve savaşırken hayatta nasılsın soruna iyiyim demezsiniz.. İçi gerçekten boş hayatların süslü hayalleri olmayın. Yarın sağ çıkacağımızın garantisi yokken umudu yarınlar olanlardan olmayın..Yarın yok çünkü şu an var..