Sonra oturduk uzunca birbirimize baktık.
Çok boş..Çok boşuna.Boşu boşuna.
Öğrendim.
Bakmak aşk değilmiş her zaman.
Hava soğuktu.Kışın en şubatı.
Kar yok yağmur vardı.
Sevmezdim.
Günün lanetliğini ona bağladım.
Yağmasa..
Çok değil dolu bakacaktı.
Yüzüme bakacaktı.
Bakmadı.
Kaçırdı gözlerini,onlarla birlikte sözlerini
Ellerini kaçırdı benden.
Gülüşünü.
Kalbini en çokta.
Saatlerce öylece oturduk.
Ben ince bardakta dört çay içtim
Şekersiz.
O hiç bir şey içmedi.
Acıkmadı da.
Konuşmadı da.
Çantamdan biraz buruşmuş yırtık bir kağıt çıkardım
Bir de mavi tükenmez kalem
”Yaz!” dedim
Kalemi değil kelimelerini bile tüketmek istemedi benim için
Yazmadı ilk kez
Ben de okuyamadım.
Peşi sıra onlarca şarkı çaldı
Her biri benim yüzüme tebessüm kattı
Eşlik ettim.
Dinlemedi.
Söylemedi o.
Sonra oturduk uzunca birbirimize baktık.
Boşu boşuna..boş boş
Saatlerce.
Sevdiğimi söyledim
İnanmadı.
Sevdiğimi söyledim
Duymadı.
Sevdiğimi söyledim
Umursamadı.
Sevdiğimi söyledim
Bütün kelimelerini sussun bunu konuşsun istedim.
-Bende- bile demedi.
Sevemedi.
Sevmedi.
Sevmeyecek.
Kıştı.Çok üşüdüm ben.
Kıştı.Buz tuttum.
Kıştı.Kar yoktu ama çok yağmur vardı.
Ona bağladım laneti.
Kar yağsa sevebilirdi.
Yağmadı.
Sevemedi.
Sevmedi.
Sevmeyecek.
Oturduk son kez.
Uzun uzun birbirimize baktık.
Boşuna.
Saatlerce.
Sonra o kalktı gitti.
Ben bir çay daha söyledim.
Şekersiz..