evin gürültüsünden kafamı toparlayamıyorum ve sait’le beraber dışarı atıyoruz kendimizi.parkta daha önceden gözüme kestirdiğim banka kuruluyoruz.alışkanlık olsa gerek banka dahi bağdaşla oturuyoruz.tam sohbete başlayacakken yaklaşık 20 m ötede tam karşımızdaki banka bağdaş kurmadan kurulan beyazlı kadın gözümüze çarpıyor.banka ulaştığımız anla bize karşı attığı bakışları kaçırdığı an birbiriyle kesişip sonsuza doğru ilerliyorlar.yürüyüş parkurunda spor yaptığını zanneden teyzeleri üçümüzde görmüyoruz.sait’le sohbete başlıyoruz, sohbet derinleşiyor, beyazlı kadınla yanlışlıkla göz göze gelmelerimiz sürüyor.bu arada cahit’in sözleri düşüyor aklıma ‘ben dünyadan bihaber bir çocuğum kayıp zıpzıplarımı arıyorum.’ yalnız aklımda olması canımı sıkıyor ve oturduğum banka da naklediyorum kayıp zıpzıplarımı bulabilme ümidiyle.gözümün yanlışlıkla çarpacağını düşlediğim beyazlı kadına doğru dönünce ayaklarının onu yanlışlıkla banktan ve benden uzağa sürüklediğini farkediyorum.beyazın gittiği yerde siyahın işinin olmayacağını düşünerek kalkıyorum banktan.sait’in elinden tutup beyazlı kadının zıttı yönünde ilerliyorum.
yolda sait’in sesi kesiliyor elimi sımsıkı bir şekilde tutup çevresinde olup bitenlere göz gezdiriyor.sait’i belkide bu yüzden seviyorum veya sevebildiğim diğer şeyleri.yani insan herkesle konuşabilir ama herkesle böyle hararetli bir şekilde susamaz.sessizliğimizin en hararetli yerinde gene beyaz kıyafetli bir kadın ama bu sefer teyze cinsinden bir kadın göz sınırlarım içine dalıyor ve bana doğru sol gözünün sol yanından akan teri silerken yardım bekleyen bakışlarla bir adres soruyor.anlatıyorum veya anlatmaya çalışıyorum.adres tarifi konusundan navigasyona kafa tutan amcadan daha kötü olduğumu itiraf etmem gerekiyo heralde.gene beceremiyorum ve benim anlatamadığım gibi perişan haldeki teyzede anlamaya pek meyilli durmuyor.sait’in sessizliğini de göz önüne alarak dilimi damağıma değdirecek birisine hayır demiyorum ve yolumun üstündeki yola eşlik etmeye karar veriyorum.tonton teyzelerin iyi çocuklara sorduğu sorulardan ilki olmasada en önde gelenlerinden biri olan eğitim durumu sorusuna muhatap oluyorum.uslu çocuk olup klişe soruları cevaplandırıyorum ve hatta beyaz teyzenin tekrar geldiğinde tekrar kaybolmaması için turist rehberi edasıyla etrafı tanıtıyorum.tüm mahalle çocuklarına parmakla gösterilecek bir çocuğum artık ben.sonunda hedefe ulaşıyoruz.teyzemi amcama emanet edip yollanıyoruz.sait’in canı sıkılmaya başladı eve dönmeliyiz.