”Abim, bilirsin benim sensiz yapamayacağımı. Beni yalnız bırakma ne olur! ” Soğuk bir hastahane odası. 6. Katta yatıyor abim. Annem ve babam kapının ardındalar içeri almıyorlar. Ben çok ağlıyorum diye doktor amcalar beni abimin yanına aldılar. Camdan aşağıya bakıyorum, camlar kalın ama korkuyorum. ”Abim sen iyi olsaydın, sıkı sıkı tutardın beni değil mi? ” diyorum abime bakarak. O zaman hiç korkmazdım. Ama olsun abim yine yanımda hissedebiliyorum. Abi sonuçta, abi kardeşini herşeyden korur. Bir keresinde, okulda iki çocuk bir olup beni dövmüşlerdi de abim ikisine de kızmıştı. ”Niye sen de onları dövmedin.” Diye abime küsmüştüm. Abim de bana, ” Onların da abileri var, kardeşlerinin canı yansın istemez. Sen benim canım yansın ister miydin?” Demişti. Şimdi daha iyi anlıyorum abi. Senin canın yansın istemiyorum…
Makinadan sesler geliyor, bir anda oda kalabalıklaştı. Doktor amcalar beni, beyaz önlüklü bir ablayla dışarı gönderiyorlar. Çıkarken annemi gördüm, babamdan tutmuş ağlıyordu. Anneee diye bağırmak geldi içimden. Anne ağlama, abim benim canım yansın istemez. Bırakmaz beni. Bırakırsa canım yanacağını bilir bırakmaz…
Bir ara babama takıldı gözlerim bahçede. Babam da beni gördü. Babam beni görünce, yanına çağırır kucağına alırdı. Bir de benim yanımda sigara içmezdi. Arka arkaya kaç tane sigara içti bilmiyorum. Matematiğim kötüydü zaten, hocalarım kızardı. Abim anlatacaktı ama söz verdi bana. Abim sözünde durur hep, hem o benim kahramanım…
Yeşil uzun bir şey, yine yeşil arkası açık bir arabaya koyuyorlar. İçinde ne var acaba? Diye düşünüyorum. Abim kızardı bana, merak iyi bir şey değil diye. O yüzden sormadım anneme, içinde ne var diye. Cevap vermezdi zaten sürekli ağlıyordu. Babama sorsam, onun da gözlerinden su geliyordu. Babamın ağladığını görmemiştim daha önce. Benim babam hep dimdik dururdu ayakta. Hiç kafasını eğmezdi. Ne oldu bilmiyorum ama sürekli yere bakıyor ve arka arkaya sigara içiyordu. Bir de gelenler babama hep başın sağolsun diyorlardı, babam da başını sallıyordu. Bir tanesi benim yanıma geldi. ” Başın sağolsun ufaklık.” Dedi. Ben de başımı salladım…
Yeşil araba, içindeki o yeşil şeyle evin önüne gelmişti bizimle. Eve gelince evin için de tanımadığım bir sürü insan gördüm. Tanıdıklarım da vardı, halamlar, teyzemler. Ahmet amcam da gelmişti, onun evi uzaktı gelmezdi niye gelmiş ki?
Babam o yeşil arabaya binecekti ben de babamın arkasından gittim. ”Baba ben de gelebilir miyim? ” Babam gittiği yerlere beni götürmezdi ama bu sefer kucağına aldı. Yolda giderken ben camdan kafamı çıkartmayı severdim, babam çok kızardı, bu sefer ona da kızmadı. Ama sımsıkı tuttu beni. Abim de böyle yapardı, kızmadı ama sımsıkı tutardı. ”Düşeceksin lan. ” der gülerdi. Ben de gülerdim. ”Eşşolusu” derdi. Ama sessiz söylerdi.
Şehrin dışına çıkmıştık, ”Baba nereye gidiyoruz. Arkamızda bir sürü araba bizi takip ediyor. ” Dedim, başımı okşadı bir şey söylemedi. Yokuşa doğru çıkıyoruz, ağaçlara yakın geçerken elimi uzatıyorum. Elimi değdirmeye çalışıyorum. Bunu abimle de yapardık, abim bi yaprak alırdı bana verirdi. Gideceğimiz yere kadar o yaprakla oynardım, arabadan inince atardım.
Yeşil araba durdu, indik babamla aşağıya. Arkadaki arabalardan da gelen oldukça iniyorlardı. Üzerinde isim yazan bir sürü taş vardı burda. Bir tane de çukur…
Yeşil arabadan o yeşil şeyi indirdi, bi kaç tane abi. Omuzlarına almış, çukura doğru gidiyorlardı. ”Ha anladıım. O yeşil şeyi çukura koyacaklar değil mi baba? ” ”Evet oğlum.”
Abim olsaydı gurur duyardı benimle dedim kendi kendime. Biraz daha dikleştim, göğsüm kabardı, bilmiştim yeşil şeyi çukura koyacaklarını.
Çukurun yanında açtılar, içinden beyaz bir şey çıktı. Babam çukura indi, babama verdiler. Çukura koydu babam o beyaz şeyi, birden ağlamaya başladı. Babamı izliyordum yukardan.
Babam beyaz şeyi açtı. Abimi gördüm, öptü babam abimi. Sarıldı, ama öyle sarılmıştı ki daha önce bana hiç öyle sarılmadı. Bırakmıyordu babam, abimi. Babamı yukarı çıkarttılar zorla. Babam ağlamaya devam ediyordu. Ben de ağladım, ”Baba, abim niye orda yatıyor. Kaldırsana baba, abimi. Sen daha güçlü değil misin? Sen kaldırabilirsin abimi.” Babam bu defa bana sarıldı.
Kürek aldı bir kaç tane abi. Bu sefer ben indim çukura. ”Abiii! Hadi gidelim abi seni bırakmam burda. Kalk abi, bak sen gelmezsen ben de gitmem…” Abim olsa beni bırakmazdı orda. Hepsine gücü yeterdi beni çıkarırdı ordan. Ben çıkaramadım, bu yüzden kendimi hiç affetmiyeceğim… Baba’mı da…